Türk iş dünyasının en etkili kurumlarından biri olan TÜSİAD’ın üst düzey yöneticileri, ekonomiyle ilgili yaptıkları açıklamalar nedeniyle hâkim karşısına çıktı.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “zincirleme şekilde halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.

Duruşmada savunma yapan Mehmet Ömer Arif Aras, kendisine yöneltilen suçlamaların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, “38 yıldır aynı kurumda çalışıyorum, sabit adresim var. Buna rağmen polis zoruyla getirildim. Bu kabul edilemez” dedi. Aras, TÜSİAD çatısı altında yaptığı konuşmaların derneğin tüzüğüne ve misyonuna uygun olduğunu vurguladı.

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ise yaptığı konuşmaların tamamının kamu yararına yönelik, hukukun üstünlüğü ve ekonomik istikrarı destekleyen içerikler taşıdığını savundu. Turan, “Gerçeğe aykırı hiçbir beyanda bulunmadım. Yurt dışı çıkış yasağı sadece beni değil, şirketimi de olumsuz etkiliyor. Bu tedbirin kaldırılmasını talep ediyorum” şeklinde konuştu.

Savcı Cezalandırılmalarını Talep Etti

Duruşmada söz alan savcı, her iki sanığın da suçlu bulunduğu yönünde mütalaa vererek, “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “zincirleme şekilde yanıltıcı bilgi yayma” suçlarından cezalandırılmalarını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanıkların yurt dışına çıkış yasağını kaldırırken, davayı 23 Eylül tarihine erteledi.

Ne Olmuştu?

İddianamede, TÜSİAD yöneticilerinin ekonomiyle ilgili kamuoyuna açık konuşmalarıyla “ülkede hukuki güvenliğin zedelendiği algısını yaymaya çalıştıkları” öne sürülmüştü. Bu açıklamaların kamuoyunu yönlendirmeye yönelik ve dezenformasyon içerikli olduğu iddia edilirken, sanıkların sahip oldukları konumları bu görüşleri yaymak için kullandıkları savunulmuştu.