ABD Yüksek Mahkemesi, Halkbank’ın İran yaptırımlarını delme suçlamalarına ilişkin temyiz başvurusunu reddederek, ABD’deki ceza davasının sürmesine hükmetti. Karar, bankanın “yabancı devlet kurumu dokunulmazlığı” savunmasının yeniden değerlendirilmesine gerek görülmediği anlamına geliyor.
Mahkeme, alt mahkemenin Halkbank aleyhine aldığı kararı geçerli sayarken, ABD hükümeti tarafından açılan dolandırıcılık, kara para aklama ve komplo suçlamalarına ilişkin davanın devam etmesinin önünü açtı.
Halkbank: “Karar, sürecin bittiği anlamına gelmiyor”
Halkbank, kararın ardından Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığı açıklamada, hukuki sürecin olağan akışında devam ettiğini ve bankanın tüm yasal haklarını kullanmayı sürdüreceğini belirtti.
Açıklamada, ABD’de devam eden ceza davasında ikinci istinaf mahkemesinin 22 Ekim 2024 tarihli kararına atıfta bulunularak, söz konusu mahkemenin teamül hukuku kapsamında dokunulmazlık talebini reddettiği, bu karara karşı yapılan temyiz başvurusunun da ABD Yüksek Mahkemesi tarafından reddedildiği ifade edildi.
Banka, bu gelişmenin “hukuki sürecin sona erdiği” anlamına gelmediğini vurgulayarak, “Bankamız tüm yasal haklarını kullanmaya devam edecektir” ifadesine yer verdi.
Olası uzlaşma zemini gündemde
Halkbank ayrıca, ABD ve Türkiye arasında yürütülen görüşmeler kapsamında olası bir uzlaşma zemini oluşturulmasına yönelik girişimlerin de olumlu yönde sürdüğünü bildirdi.
Hissede sert satış: Yatırımcılar temkinli
Cuma gününü 28,82 TL’den kapatan Halkbank hissesi (HALKB), haftanın ilk işlem gününe 29,20 TL seviyesinden yükselişle başlamasına rağmen, karar sonrası sert satışlarla karşılaştı. Gün içinde 25,94 TL seviyesine kadar gerileyen hisse, yüzde 7’nin üzerinde değer kaybederek 26,64 TL seviyelerinde işlem görüyor.
Analistler, kararın kısa vadede hisse üzerinde baskı oluşturabileceğini, ancak sürecin henüz tamamlanmadığına dikkat çekiyor. Bankanın açıklaması, piyasada “belirsizlik” algısını sınırlayan bir unsur olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlara göre, olası uzlaşma haberleri veya dava sürecinde yeni bir takvim açıklanması, hissede yeniden toparlanma sinyali oluşturabilir.
